1880’de
Gencek’te doğan Mehmet Efendi’nin babasının ismi Baki’dir. Kadim Türk Sır
Budunu Kençekler’in Kayılar’a bağlı hareket eden
Karabakılı boyundandırlar. Bu nedenle sülalesine Hacıbakel (Hacıbakılar)
denilir. Baki Efendi ilme önem veren birisidir. Bu nedenle oğlu Mehmet Efendiyi
Seydişehir’e Hacı Abdullah Efendi’nin yanına gönderir.
Aynı dönemde büyük alimlerden Gencekli Hatip Mehmet Emin Efendi ve Akseki yazıtlarını nakşeden ünlü Hattat Mehmet Vehbi Efendi ile birlikte Şeyh Hacı Abdullah’tan ders alırlar.
Bir süre eğitim aldıktan sonra eğitimine Konya’da Mehmet Vehbi Çelik Efendi’nin yanında devam eder.
Aynı dönemde büyük alimlerden Gencekli Hatip Mehmet Emin Efendi ve Akseki yazıtlarını nakşeden ünlü Hattat Mehmet Vehbi Efendi ile birlikte Şeyh Hacı Abdullah’tan ders alırlar.
Bir süre eğitim aldıktan sonra eğitimine Konya’da Mehmet Vehbi Çelik Efendi’nin yanında devam eder.
İcazetini
bu şahıstan alan Mehmet Efendi 1919’da Polatlı Müftülüğü’ne atanır. Güzel sesi
ve muhteşem kıraati ile dinleyenleri mest eden Mehmet Efendi, saatlerce ders
verir. Onu dinleyenleri kendinden geçiren bu müthiş ses ve diksiyon dönemin
bütün din adamlarının dikkatini çeker. Rivayete göre Mehmet Efendi ezan okumaya
başladığında gayri müslimler bile işlerini bırakıp onu dinlermiş.
Atatürk’ün Sakarya’da “Hatt-ı müdaffaa yoktur, sath-ı müdafaa vardır. O
satıh tüm vatandır” dediği yıllarda ise Adapazarı Müftüsü, Gencekli Hacı Baki
Zade Mehmet Efendi’dir. Bu yüzden Atatürk’ün bu sözü Gencekliler’in sloganı
haline gelmiştir. Meclisin açılışına kadar Atatürk’ün yanında yer alan Hacı
Baki Zade Mehmet Efendi güzel sesi ve etkileyici vaazlarıyla halkı işgalcilere
karşı örgütlemiştir. Gencekliler üzerinden Kuvay-ı Milliye örgütlenmesinin
iletişimini de sağlamış ve vilayetlerden gelen bilgileri Atatürk’e
ulaştırmıştır.
23
Nisan 1923’te TBMM’nin açılacağı Cuma günü Ankara’daki Hacı Bayram Camii’nde
aralarındaMustafa Kemal Atatürk’ün, Fevzi Çakmak’ın ve ilk vekillerin de
bulunduğu cemaate Gencekli Hacı Baki Zade Mehmet Efendi namaz kıldırmıştır.
TBMM’nin açılış dualarını da yapan Mehmet Efendi, bizzat Atatürk tarafından
kendi isteği ile Seydişehir müftüsü olarak atandı. Daha sonra ise Gencek
nahiyesi ve köylerinde gezici vaiz olarak görev yaptı ve ömrünün sonuna kadar
bu vazifede kaldı.
Hacı Baki
Zade Mehmet Edendi’nin sülalesi Kayılar’ın Karakeçili oymağının Karabakılı
aşiretini oluşturmuştur. Hatıp Mehmet Emin Efendi’nin sülalesi ise Kençekler’in
Atçekenler oymağının Günkar ve Hatıp aşiretlerini oluşturmuşlar ve Atçekenler
adıyla Kayılar’a bağlı olmuşlardır. Hattat Mehmet Vehbi Efendi’nin sülalesi
ise; Kençekler’in Arabaçılar oymağının Arabaçı Ardemler aşiretinin
Şabanuşakları ve Hattatel sülalesini oluşturmuş olup, aynı isimle Kayılar’a
bağlı olmuşlardır.
Bir dönem Gencek ve çevresinin manevi mimarları olmuşlardır.
Bir dönem Gencek ve çevresinin manevi mimarları olmuşlardır.
1944
yılında vefat eden Hacı Baki Zade Mehmet Efendi, dostları Hatıp Mehmet Emin
Efendi ve Hattat Mehmet Vehbi Efendi gibi Gencek’e defnedilmiştir.
Yusuf Avcu, Gencek Kençek
Yorumlar
Yorum Gönder